Ana içeriğe atla

Sosyal Dünyanın İnşâsında: İletişim ve Dil


           Gün içerisinde aklımızdan birçok düşünce geçiyor. Düşünce nasıl oluşuyor? İnsanlık tarih sahnesinde varolduğundan bu yana kültürün temel yapı taşı olan "dil" i üretti. Dil, düşünüş şeklimizi belirler. Önce ihtiyaçlarımızı ve kendimizi anlatmak amacı taşısa da zaman ilerledikçe varoluşsal inşâ eder hâle evrildi. İnsanlar birbiriyle nasıl iletişim kurduğu ve sosyal etkileşimde nasıl bir rol oynadığından bahsedeceğim. 
İletişim süreci ve sonuçlarını her zaman bağlı olunan kültür çerçevesinde incelemek gerekmektedir. Bir dil varlığını, içinde oluştuğu kültürün zihniyetinden izler taşımaktadır. Örneğin İstanbul'da semtten semte üslûbun, hâl-hareket ve tavırların nasıl değiştiğini pek kolay gözlemleyebiliriz. İletişimin esasında yer alan kültürel farklılıklar ile deneysel psikoloji evrensel kuralları bulma gayesi ters düşmektedir. Zaman içinde kültürün değişkenliğe sebep olması önemli sebeplerdendir.
1940'larda Shannon ve Weaver iletişim teorisini, telekomünikasyon gibi mekanik iletişim sistemlerinin işleyişine yardımcı olması için geliştirmişlerdi. 1960'lı yıllardan sonra bilişsel düşünce, psikolojik bilgiyi yorumlayışıyla beraber çok farklı olduğunu ortaya koymaktaydı. İletişimde bilginin iletimi haricinde bir anlam aktarımı söz konusuydu. Sözgelimi "Saat kaç gibi burada olursun?" sorusu karşı tarafın geleceği saatin bilgisinin dışında "müsaitsen" yahut "denk gelirsek görüşelim", yahut "denk gelmiyorsa başka bir program yapayım" gibi bir anlamı ortaya çıkarabilmektedir.
Ana Akım Sosyal Psikoloji'de Dil Çalışmaları: Ana akım dil üzerine araştırmalarını esasta dilbilimine(linguistik) ve alt dalları olan sosyolinguistik, psikolinguistiğe dayandırır. Dilin anlamsız seslerine fonem denir. Fonemler birleşerek kelimeleri meydana getirirler. Morfemler daha sonra birbirine bağlanarak sentaktik yani dilin kurallarıyla birbirine bağlanır.
Vygotsky, dilin insan düşüncesinin temel aracı olduğunu söyler. Düşünceler öylesine kelimeler hâlinde ifade edilmez. Düşünceler, kelimeler vasıtasıyla anlam kazanırlar. Bazen zihnimizdeki düşünceyi dile getiremeyebiliriz(sözsüz dilsiz düşünce) bazı zamanlarda ise düşünmeden dile getirilir (Düşüncesiz dil söz), düşüncelerin bir çoğu içsel konuşmalardan ibarettir (dille sözle birlikte düşünce). Vygotsky'e göre kişinin düşünme kapasitesi, ulaşabildiği dilsel kaynaklara bağlıdır. Ne kadar çok kelime birikiminiz varsa ancak o kadar düşünebilirsiniz. 
Sözsüz Dil- Paralanguage: Dilin sözsüz kısmı. Konuşurken ağzımızdan çıkan "eee", "mmm", "şey" , "aaa"  sesleri iletişimin birer parçasıdır. Yanı sıra iç çekme, ses tonu, konuşma hızı,  ses aralıkları da iletişimi kapsar. Sözgelimi kısık sesle konuşuyorsanız bir sır veriyorsunuz yahut özel bir şey söylüyor olabilirsiniz. Yüksek ses ise heyecan,sevinç, öfke, üzücü bir habere ifade edebiliyor olabilir. Toplum içinde her ikisi de onaylanmadığı için muhtemelen orta düzey bir ses tonunda iletişim devam ettirilecektir. Yeni tanışılan kişiyle, samimi olunan insanların yanında yahut tiyatro sahnesinde oyun sahnelenirken yine farklı bir tonla iletişimimizi gerçekleştiriyoruz.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hayat üzerine

       Hayat, doğduğumuz andan ölüme kadar süren sürecin ismi. Sayılı, sonu olan sahip olduğumuz bir değer. Çoğu kez anlamadan geçirilmiş yahut tüketilmiş olan şey. Hayatın ne olduğu üzerine bir şeyler söylemek için gencim. Ömrüm varsa daha hâlâ çok uzun yolum var. İnsanın ülkesi çocukluğudur. Dünyayı ilk tanıdığı evre. Hayatın sorumluluklarıyla tanışmamıştır bu süreçte. Eğlenceli ve toz pembe bir dünyadır. Kimisi için asla çocuk olamadığı bir evredir çocukluk. Her şeyin özgün bir anlamı vardır. Dolabın içi gizemli bir diyar, masanın altı başka bir evrendir. Annesi ve babası yanındadır. Anne ve baba insanın çocukluğudur. Dünyaya güvenebileceğin bir yerdir. Kimisi için bu evre hiç olmamıştır. Annesi babası sarmalamamıştır onu. O içinde bu öfkeyle büyüyecektir. Sevgiyle büyüyen ise herkesten sevgi göreceğine inanarak. Elbette yaşam hayalkırıklıklarıyla onları karşılayacaktır. Kurallar ile büyümüştür. Kimseyi üzme, şiddet uygulama, erdemli ol...Peki dış dünya? Ergenlik...

Uğruna Yaşamak

            İnsanı insan yapan nedir? İnsan nerede insanlaşır? Yeryüzündeki canlılar arasında farklılığımız nasıl ayırt edilir? Sahip olduğumuz en değerli şey nedir? Değer nedir?  Yazıma bu sorularla başlıyorum. Önce bu soruların zihnimizde bir cevabının olması gerekiyor. Temel ihtiyaçlarımız beslenmek, uyumak, barınmak... Peki bunlar bizi biz yapmaya yeter mi?   Duygularını, düşüncelerini, arzularını ifade edebilmek için dil denilen bir kavram üreten insan. Mağaranın duvarlarına resim çizerek "Ben buradayım ben de yaşadım!" düşüncesi, varolma arzusunu taşıyan insan değil de kimdir? İnsanı insan yapan, anlam değil midir? Sahip olduğumuz en önemli şey yaşamdır. Bebeklikten çocukluğa oradan gençliğe sonra yetişkinlik ve ardından yaşlılık. Yaşam önemli çünkü yaşadığımız hayat biziz. Bizim kim olduğumuzu belirleyen nasıl bir hayat yaşadığımızdır. Düşünebilmek ve düşünce üretebilmek insana hastır.  Şikâyet etmek ancak acizlere aittir. Bizi k...

Her Yaşın Acemisiyim

                  Dünya büyüktür benden, her yaşın acemisiyim. Küçücüktür dünya ben her yaşın acemisiyim. İnsanın elinde, sahip olduğu yegâne şey yaşamdır. İçine doğduğum aile tanımladı beni, içine doğduğum ülkenin insanıyım ben. Sıkışmışlık arasında. Kök salacakken hayata, kök salacak toprağımı aradım. Misafir olduğum bu diyarda, köklerimi salmalı mıydım? Her yaşımda bana dünya farklı görünürdü. Küçük bir kızken neşeyle bakardım. Renklerle bezenmiş bir yerdi. Okullu bir kızken arkadaşlık ilişkileri demekti. Ergenliğimde mutlu olmak demekti. Her yaşın acemisiyim, ben nereden bileceğim? Üniversiteliyken arayış çağımdı. Daha çok toy ve saf duygularını muhafaza edebilmiş bir kız. Ben dünyayı anlamamışım...Satırlarda ve düşüncelerde aradım kendimi. Nesnelerde, mekanlarda. Yeri geldi sığamadım kitaplara. Rüzgar yüzüme çarparken, yağmurlar boşanırken bedenimin üstünden, koşardım ben dünyaya. Ömrümü heba edecek olma korkusundan kaçardım. Bazen yaşıt...